Boy uzunluğu ve beslenme ilişkisi, en çok merak edilen beslenme konuları arasında yer alır.
Gelişmişliğin katkısı, ekonomik ve sosyal koşullarda iyileşmeye bağlı olarak sadece ömür uzamadı, fiziğimizde de değişiklikler oldu. Genelde tüm toplumlarda boy ortalamasında artış izleniyor.
Boy konusunda öncelik genetik mirasımızdadır; “anne tarafına çekti”, “dedesi de uzundu” gibi söylemlerin yaygın olarak kullanıldığını biliriz. Ancak, anne babanın boyu, çocuğun boyunu belirlemedeki faktörlerden sadece biridir. Boyun uzamasına etki eden faktörleri; kişi başı gelirin artması, daha iyi sağlık hizmetlerinin sağlanması ve sağlık ile beslenme konusunda insanların bilinçlenmesi, erken yaşlardan başlayarak spor yapma alışkanlıklarının kazanılması olarak sıralayabiliriz.
Uzun boylu olmak hepimizin tercihidir. Boyun uzun olmasında her ne kadar genlerin rolü tartışılmazsa da daha anne karnında başlayan sağlıklı beslenmenin de katkısı büyüktür.
Uzun boylu olmak, estetik görüntünün ifadesidir. Ayrıca, ideal boy ve kiloda olmanın avantajı kişinin ruh durumuna da yansır. Kişinin toplulukta, diğer bireyler üzerinde yarattığı olumlu imaj yardımıyla özgüveni gelişir; kendisinden emin, kararlı ve etkileyici olur. İnsanın uzun boylu olmasında genetik ve hormonal etkilerin yanında, beslenme ve spor gibi birçok çevresel faktörlerin de katkısı olur.
Büyüme, boy uzaması, eklem yerlerinde bulunan büyüme kıkırdakları yardımıyla gerçekleşir. Genellikle 18 yaş civarı bu kıkırdaklar kemikleşir, büyüme durur, kişi erişkin boyuna ulaşmış olur. Boy uzunluğunu etkileyen en önemli faktör genetik şifredir yani anne ve babadan geçen kalıtımsal özelliklerdir. Bunun dışında, boy kısalığının en önemli nedeni ise beslenme yetersizliğidir. Beslenme, özellikle anne karnında, yaşamın ilk günlerinde başlayarak ergenlik sonuna kadar büyümeyi etkiler. Ek olarak, büyümeyi etkileyen diğer bir faktör ise hormonlardır. Hipofiz bezinden salgılanan büyüme hormonu, cinsiyet hormonları ve tiroid hormonları büyümeyi düzenler; eksikliğinde ise büyüme geriliği görülür.
ET VE SÜT ÜRÜNLERİNİN ÖNEMİ
Protein ve gerekli minerallerin yeterince alınabilmesi için et ve süt ürünlerinin çocukluk ve ergenlik döneminde düzenli olarak tüketilmesi gerekir. Sebze ve meyveler de vitamin ve mineral içerikleri ile boy uzamasında katkı sağlar. Mümkün olduğunca, vitamin ve mineral değerlerini kaybetmemeleri için, pişirilmemeleri veya buharda kısa süre pişirilmeleri gerekir. Dengeli beslenen çocuklarda ek vitamin takviyesine gerek olmaz.
FAZLA PROTEİNİN BOY UZATACAĞI KANISI YANLIŞ
Dikkat edilmesi gereken nokta, “bu yiyecekler daha fazla tüketilirse boy uzamasına etkisi olur” mantığı ile aşırı tüketme eğilimine girilmemesi gerektiğidir. Unutmayın; sağlıklı beslenme, yeterli kalori alınmasının yanı sıra çeşitli besin gruplarının dengeli tüketilmesi ile sağlanır.
HAMİLELİK DÖNEMİNDE BESLENMENİN ÖNEMİ
Besinlerin boya etkisi hamilelik döneminde başlar. Annenin beslenmesi özelikle organların geliştiği ilk üç ay daha fazla önem taşır. Çocuğun normal boylu olabilmesi için anne sağlıklı, düzenli ve dengeli beslenmeli, sigara ve alkolden uzak durmalıdır. Hamilelik döneminde diyet uygulamak doğru olmaz, kilo vermek için çalışmamalıdır. Ayrıca fazla alınacak kiloların da gebeliğin sağlıklı şekilde sürmesini etkileyeceğini göz önünde bulundurarak, alınan kilolara dikkat etmek; özel, sağlıklı bir beslenme programı uygulamak gerekir.
UYKU ÖNEMLİ BİR FAKTÖR
Çocukluk döneminde sağlıklı büyüme için uyku çok önemlidir. Büyüme hormonları uyku sırasında salgılanır. Düzenli uykunun, fiziksel gelişimin yanı sıra zihinsel performansı artırıcı rolü olur. Uyku ve spor, kemikleriniz için katkı sağlar.
MUTLAKA BALIK YEMELİSİNİZ
Balığın boy uzatmaya etkisini hemen hemen herkes bilir. Bunun yanı sıra kalsiyum, fosfor ve D vitamininden zengin süt ve süt ürünleri ile baklagiller, ceviz ve fındık yemelisiniz. A vitamininin, kemik gelişimi ve büyümesine katkısı olur. A vitamini yönünden zengin besinler; turuncu renkli besinler, süt, yumurta, balık, karaciğer, brokoli, kivi, erik ve incirdir.
Kemik gelişiminde etkili maddeler: kalsiyum, fosfor
Kalsiyum ve fosfor, sağlıklı kemik gelişimi için gereklidir. Kalsiyumun diğer mineraller ve vitaminlerle birlikte alınması ile oluşan sinerjik etki, kemik kalitesini artırmada etkili olur. Kemik sağlığı için kalsiyum alımı kadar emilimi de önem taşır. Besinlerle alınan kalsiyumun yüzde 50’si kadarı emilir. Kalsiyum içeren besinler; süt ve süt ürünleri, soya fasulyesi, fıstık, ceviz, lahana, brokoli, koyu yeşil yapraklı sebzeler, kurutulan meyveler, badem ve kuru baklagillerdir.
Fosfor ve kalsiyum, magnezyum minerali sayesinde daha iyi emilir; işlev görmesi için D vitamini de gereklidir.
Fosfor-kalsiyum ikilisine dikkat etmelisiniz. Aşırı fosfor tüketiminden kaçının. Birçok yiyecekte fosfor bulunmaktadır; protein içeriği yüksek olan et ve süt ürünleri en iyi fosfor kaynaklarıdır. Kalsiyum ve protein açısından zengin besinlerde fosfor içeriği de yüksektir. Kalsiyum ve fosfor; birlikte çalışan önemli iki mineraldir ve fosfor ile kalsiyum birbirlerine eşit miktarda alındıklarında emilmeleri artar. Protein ve gerekli minerallerin yeterince alınabilmesi için et ve süt ürünlerini düzenli olarak tüketmelisiniz.
Çinko; hücre üretimi, büyüme ve doku onarımı için gereklidir. Ayrıca, çinko yönünden zengin besinler ise yulaf ezmesi, istiridye, fasulye, tavuk, fındık, tohumlar ve karaciğerdir.
SIÇRAYICI SPORLARIN BOY UZAMASINA KATKISI
Basketbol, voleybol gibi sıçrayıcı sporlar ile yüzme gibi spor dalları boy uzamasına katkı sağlarken; güreş, halter kaldırmak ise uzamayı olumsuz olarak etkiler.
Hazırlayan
Banu Kazanç
Beslenme ve Diyet Uzmanı